Ağır adımlarla bir yere geçmek istiyordu. Bu Hogwarts okulunda ki ilk günüydü bunu iyi bir şekilde geçirmesi gerekiyordu. Arkadaşlarıyla birlikte bir yerden geçtikten sonra herkez hayretler içinde kaldı. Kocaman dört masa vardı. Bunların tarihten hangileri olduğunu biliyordu. Gryffindor, Slytherin, Ravenclaw, Hufflepuff. Tabiki anne ve babası Ravenclaw'dı ablası Gryffindor. Diğer ablası burada Aritmansi profesördü. Büyük bir akrabası buranın müdürüydü. Bundan tabi ki onur duyuyordu. Malfoy adını anmak bile herkeze nasip değildi.
Slytherin'liler ters ters bakıyordu. Tom bundan rahatsız değildi onları severdi. O binaya düşse memnun olmazdı fakat o binayı severdi. Tom bir yerde bekledi. Binaya ayrılacaktı. Çok heyecanlıydı. Sonunda müdür seslendi, "Tom Welling Malfoy!" dedi. Bir anda masalarda sessizlik oldu. Malfoy olduğu kötüydü. Bundan tiksindi. Slytherin'e düşme olasılığı yüksekti. Slytherin masası çok güzel bir şekilde bakıyordu. Sinirli ve kibirli. Diğerleri merakla bekledi. Umutsuzca.
Tom ağır ve çevik adımlarla yürüdü. Eski, püskü bir şapkayı taktı. Şapka abuk subuk bişiyler mırıldanıyordu. En sonunda aslan gibi, "Ravenclaw!" diyerek kükredi. Ravenclaw masasından bir haykırışlar, çığlıklar koptu. Herkez sevindi. Çok iyi bir şekilde karşılanmıştı.