CatlakKazan
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
 
AnasayfaPortailAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Melody Yellow Black

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimeCuma Nis. 25, 2008 4:09 am

RPG'ye çok çok önem verdiğimi belirterek, sizlere sevdiğim RPG'mi sunmaktan gurur duyduğumu söylemek isterim... Smile İkinci mesajdaki devamıdır...

RPG:

" Aslını istersen, yalnız olmak hoşuma gitti. Tek başına kalkmak, önce ürkütür zannediyordum. Ama öyle değilmiş. İnanır mısın, galiba babamın ölümü iyi geldi. Bunu nasıl söylediğimi bilmiyorum. O kadar çok sevdiğim bir insanı kaybetmek kötü gelir diye düşünmüştüm. Ama galiba, değişiyorum. Evet... Sanırım çıkardığım sonuç da bu...Yaşım on üç ama galiba dertlerimin yaşı büyük olacak gibi gözüküyor. "

" Bir şey ister misin? "

Davetsiz bir sesle irkilen Mell, kendini bulduğu güncesinden kafasını kaldırırken gözlerini devirdi. Karşısındaki, her zaman sinir olduğu; kocaman burunlu,pörtlek gözlü, sevimsiz, güldüğü zaman göbeğindeki yağlar sonucunda hoplayan bir vücuduyla karşısında belirmiş olan dadısına baktı. Sinirleri iyice bozulmuştu. Bu kadının her zaman Mell'e karşı bir zaafı vardı. Mell'i sinirlendirmek çok hoşuna gidiyordu.

Mell'de bu konu da her zaman uğraşırdı. Koca göbekli dadısı için her zaman özel planlar yapar, onları uygulamak için önemli zamanlar beklerdi. Tam can alıcı bir sahnede canını okurdu O'nun. İşkenceyi sevmese de karşısındaki caniye her zaman işkence yapmak için can atardı.

" Evet... İstiyorum. "

Meraklı gözlerle ' Yine ne isteyecek kim bilir ? ' bakışları atan dadısına sert bir ifadeyle baktı. O'nu uyuz edebilmek için, yüz mimikleriyle sanki tiksindirici bir durum varmış gibi sinsice baktı.

" Gitmeni, başımdan defolup gitmeni istiyorum. Rahat bırak beni. " diyerek tekrar başını acayip bir tavırla güncesine çevirdi. Yine rahatlamıştı. Üstündeki bütün gerginlikler, sanki bir anda yok olup gitmişlerdi.

" Babam olsaydı eğer, benimle şu cadalozla uğraştığım için gurur duyacağını düşünüyorum. Babam da hoşlanmazdı bu kadından. Annem yerine geçmesi için getirilmişti. Hiç bir zaman O'na anne gözüyle bakmadığımı bilirsin. Sinirimi bozuyor. Her şeye karışmadan duramıyor. ' Melody odanı düzenle. Melody Bu gün dışarı çıkmayacaksın. Melody üstündeki kıyafetler beni uyuz ediyor. ' Ben onu uyuz etmeyi biliyorum ama neyse...

Annem bizi bırakıp gittiğinden beri, babamla kalıyorduk. Mutluydum. Anne acısını babamla birlikte sildim. Annemin olmamasının bana verdiği eziyet, sanki babamla uçup gitmişti. Taa ki, O biricik halam Eugénia, o pis cadalozu bana dadı olarak getirene kadar. Galiba o günden sonra halamdan da nefret etmeye başladım. Böyle bir belayı başıma sardığı için. Nedenini de çok iyi biliyordum. Çünkü halam, annemden hoşlanmazdı. Hep babamı kullandığı için sevdiğini söylerdi. Annem ise sadece beş yıl bu acıya katlanmış sonra da basıp gitmişti. Acısını şimdi benden çıkarıyordu. Ne de olsa O'nun kızıydım. Beni babamın başından atıp, tekrar eski hallerine dönmeyi planladığını, çekinmeden bana söylemişti. Bunu nasıl yaptığını, söyleyebilmek için nasıl bir yüreğe sahip olduğunu düşünürken, bir yandan da babama söyleyip söylememem arasında gidip geliyordum. Bunu söylemek ağır kaçar düşüncesiyle hep ağzımı kapadım. Babamın yanında hep halama saygı gösterdim. Ama hiç birini hak etmiyordu bence.

Şimdi babam da gitti. Artık acısını benden çıkaracağına adım kadar eminim. O cani planlarını kesin yıllar önce hazırlamıştı. Bana hangi işkenceleri yapacağını, her yüzüme bakınca planladığını hissediyordum. Ben de bu konularda ondan az değildim. Bıçakla nasıl gebertebilirim diye düşündüğün zamanlar kesinlikle fazla. O cadıyı buraya getirmeyecektin halacığım, getirmeyecektin. Kusura bakma ama, senin bana çektirdiklerinin artık senin de çekmen gerektiğini düşünüyorum. Bunun için elimden geleni yapacağım. Hiç merak etme sen..."


" Halan arıyor. Telefonuna bağlıyorum."

" İstemiyorum. Rahat bıra... " cümlesini bitiremeden, odasındaki telefon zır zır ötmeye başladı. Ellerini kulaklarının üst kısmına koydu. Gözlerini kısarak sımsıkı sıktı. Duymamaya çalışıyormuş gibi bir hali vardı. Ama maalesef bunu yapmayı başaramadı. Sinirle güncesini kucağından attı. Kalemi bir tarafa fırlattı. Kalem gözden kaybolmuştu. " Kim bilir nereye gitti!! " diye söylenerek telefona yaklaştı. Sanki telefonda bulaşıcı salgın bir hastalık varmış gibi midesi bulanarak açtı.

" Efendim ? "

" Neden geç açtın telefonu ? "

Karşıdaki, sinir bozucu, oldukça rahat sese karşılık vermeden telefonu yüzüne kapatmak istedi birden. Ama bunu yaparsa, sonunun pek de iyi olmayacağını düşünerek, sanki sigara dumanı varmış gibi ellerini havada salladı.

" Uyuyordum. " dedi sakin bir ses tonuyla.

" Yalan söylemeyi beceremiyorsun. Yine o salak şeye gömülmüşsün. Ne diyordun ona?"

" Günce... " dedi dişlerini sıkarak. Küfretmemek için kendisini zor tutuyordu. " İnan o senden daha akıllı. En azından senin gibi değil. Beni anlıyor. " diyerek iğneledi halasını.

" Ağzını topla ve bavulunu da. Bize tanışıyorsun. "
İşte Melody'nin en korktuğu şey başına gelmişti. Bir şokla gözlerini kocaman açtı. Ne söyleyebilirim diye düşünmeye çalıştı. Düşünemiyordu. Gözlerini sımsıkı kapattı. Sinirden köpürüyordu.

" İstemiyorum. Burada mutluyum. Babamın anılarıyla yaşamak ve hatta yaşlanmak istiyorum. " Bu cümleyi bir kitapta okumuştu. Yeri ve zamanını çok iyi ayarlayarak söylediğini fark etti. Birden gururlandı.

" İstediğine bağlı değil .Bu babana verdiğim bir söz. Merak etme ben de pek meraklı değilim sana. "

" Nee.. " diyerek sessizce mırıldandı. İkinci şok kötü gelmişti. Bu nasıl olabilirdi. Babası nasıl, cani kız kardeşine kızını bırakabilirdi. İnanamıyordu.
" Babam ne söylediyse unut. Buradayım Eugénia. "diyerek sinirlendirmek için ismiyle hitap etti. Buna her zaman halasının tepkisi çok büyük olurdu.

" Beni sinirlendirme. Hazırlan ve bekle. Şöför gelip alacak seni. "

" İyi bee... " diyerek telefonu hızlı bir şekilde kapattı. Sinirden bayılacaktı nerdeyse. Napıcaktı o koskoca evde tek başına? Evde olsa bir şeyler belki bulurdu. Ama en nefret ettiği yerde olacağı için, bunun pek eğlenceli olacağını düşünmüyordu. Sinirli bir tavırla dolaba yaklaştı. Ellerini yumruk yapıp dolaba vurmaya başladı. Bir yandan da bağırıyordu. Kendini kaybetmiş bir şekilde hıncını sanki o masun meşeden yapılmış dolabından çıkarıyordu. Koca göbekli cadalozun ayak seslerini duydu. Tam kapının tokmağını çevirirken, Melody farketip bağırdı.

" Eğer o iğrenç ayaklarından birini benim odama şimdi sokarsan seni öldürürüm. İnan bana bunu yaparım. " diye bağırdı. Artık tamamiyle kendini kaybetmişti. Sanki gerçek hayattan kaybolmuş gibiydi. Dışarıda kendisine seslenen, malikanenin uşağını zor duymuştu.

" Melody... İyi misin? Gelmemi ister misin ? "

Birden irkildi. Üşümüş gibi bir hisse kapılarak kollarını sıvazladı. Gözlerinden akan yağmur damlası şeklindeki göz yaşarını elinin terssiyle sildi. Derin bir nefes aldı. Sanki konuşma becerisini yitirmiş gibiydi. Azından ne çıkacağını kendisi d biliyordu.

" Gel Miles. "

İçeri; uzun boylu, çekik gözlü, parmakları uzun ve kocaman olan, ayyaş tipinde bir adam girdi. Melody birden,önceden Miles'in alkol bağımlısı olup, babasının onun durumunu düzeltmek için işe aldığını hatırladı. O günden beri içmediğini söyleyen babası, Miles için iyi bir şey yaptığından mutluydu. Zaten evdeki en iyi, en doğru insan Miles kalmıştı.

Miles, içeri girerken, arkasında cadalozun beklediğini gören Melody, sert bir bakış fırlattı. Kadın sanki korkmuş gibi yaparak, kümseme bir bakışla karşılık verdikten sonra odanın kapısını sert bir şekilde kapattı. Melody ise bunu takmayarak Miles'le konuşmaya başlamıştı bile...

" Miles. Senden bir şey istiyorum. Bu evi kiraya ver. Hem de hemen. Halamın bu evde gözü olduğunu biliyorum. İnkar etme Miles!" diye Miles konuşmadan sözünü keserek devam etti. " Emlakçılara haber ver. Çabuk gelsinler. Bir an önce de alıcı bulsunlar. Halama bir şey söyleme. Lütfen bu çabuk olsun Miles. " diyerek yalvaran gözlere daha fazla katlanamayan Miles, içindeki buruklukla, tiz bir şekilde " Hiç merak etme Mell. İsteğini yerine getireceğim. " diyerek, Melody'i teselli etmeye çalıştı. O anda Melody, Miles için babasının ne kadar değerli olduğunu bir kez daha düşündü ve bavulunu hazırlaması için Miles'den yardım istedi.

Kapıya doğru yöneldiğinde, babasının odasının kapısı önünde kaldı. Uzun süre kapıyı inceledi. Nefes alış verişi hızlanmıştı. Gözlerini kapatıp yürümeye başladı. Kapının tokmağını çevirirken korkudan elleri titriyordu.Gözlerini açmaya cesaret edemiyordu. Korkarak açtı. Babasına ait eşyaların içinde yürüyerek,masaya yaklaştı. İşe yarayacağını düşünerek masanın üzerinde duran not defterinden bir yaprak kopardı. Kalemi de alıp,sesli bir şekilde yazmaya başladı

" Vocé està sempre em meu coração . "
" Ne dedin sen? "
" Anlamazsın. "
" Her zaman kalbimdesin dedi. "diyen Miles , yüzündeki tebessümle cadaloza döndü. " Annesinden öğrenmiştir. " diyerek gülümsedi.

" Portekizlerden nefret ediyorum. " diyen cadaloz sinirle Mell’e baktı.
" Sert davranma çocuğa. "
Bu sözden sonra Melody, kaşlarını kaldırarak, cadaloza döndü. Küçümseyen bir bakışla " Um Coruo que seu pròp rio cração . " diyerek kapıya yöneldi.
" Ne dedi Miles? " diye sinirden köpürmekte olan cadaloza Miles can alıcı bakışıyla " Sertlik kendi kendini, kendi kalbini yiyen bir akbaba gibidir dedi. " diyerek Melody'i takip etti...


En son MeLodY Y. Black tarafından Cuma Nis. 25, 2008 4:22 am tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimeCuma Nis. 25, 2008 4:09 am

EUGÈNIA'nın Evi

" Teşekkürler " şaşkınlıkla suratına bakan şöföre teşekkür ettikten sonra demir parmaklıklara doğru yaklaştı. Tiksinerek parmaklılara elini uzattı. Dokunmadan kapının açılmasıyla birlikte kaşlarını kaldırdı. Halası onu görmüş olmalıydı. Buna şaşırmıştı. Beklemesinin nedenini düşünmeye başladı.

" Kesin bir şey isteyecek... "

" Bir şey mi dediniz ? " diye bavulun altında ezilse de merakla gözlerini kocaman açıp Mell'e bakan şöföre döndü. Küçümseyen bakışlarıyla ezdi. N ‘oluyoruz ya tarzında baktı. Dinlenmekten nefret ediyordu. Zaten bu günlerde herşeyden nefret ediyordu.

" Hoş geldin. "
Bir şey demenden içeri geçen Mell, ne zamandır halasına gelmediğini fark etti. Çünkü evin dekorasyonu çok değişmişti. O ucube evi gitmiş, saray gibi bir ev gelmişti. Salonun tam ortasında kuğu gibi süzülen iki tane merdiven yukarıya doğru gidiyordu. Merdivenin altında duran çok şık bir oturma takımı ise eve ayrı bir hava katmıştı. Gözlerini kırpıştırarak bakıyordu. Kafasını kaldırınca tavanda balıkların yüzdüğünü fark etti. Tavan okyanus tarzında döşenmişti. Balıklar sanki kendilerini denizde gibi hissediyorlardı diye düşündü birden. Etrafında dönerek odayı inceledikten sonra hayranlıkla halasına döndü.

" Güzel olmuş hala. Zevkini değiştirmişsin. "
" İyi. Hadi odana. "

Melody, salon böyleyse odam nasıldır diye düşünerek hayaller arasında merdivenlere yöneldi. Mutlu olacağını düşünüyordu. Babasının ölümüyle onu sahipleneceğini düşünürken kaç kat çıktıklarını fark etmedi. Tavana doğru çıkıyorlardı. Her üst katta dekorasyonun güzelliği azalıyor, çöp eve benziyordu. Melody içindeki korkuyla merdivenlerden yuvarlanacak gibi oldu.

" İşte orası."

Halasının gösterdiği yer en uçtaki kapıydı. Korku ve dehşetle gözlerini kocaman açan Melody, halasına döndü. Halasının yüzünde büyük bir mutluluk hissetti. İçinden birden ona saldırmak geçti. Ama bu duyguyu bastırarak kapıya doğru yaklaştı. Gözlerini kapatarak kapıyı açtı. Zor açılan kapının arkasında kim bilir neler var düşüncesiyle kalbinin nasıl hızlı attığını hissetti. Eliyle kalbine destek vermeye çalıştı. Bunun bir kâbus olduğuna kendini inandırmaya çalıştı. Gözlerini açtığında evdeki güzel odasına gireceği yalanına kendini inandırmaya çalıştı. Gözlerini açınca kusma durumuna kadar gelmişti.Oda örümcek ağlarından ve tozdan görünmüyordu. Perdeler, tozdan kapkara olmuştu. Yatak ise üzerindeki ağlardan görünmüyordu.

" Odan burası... Yerleşmeden önce temizlik yapılacak. Buna zamanım olmadığı için uğraşamadım. Isabel sana yardım eder. " diyerek ellerini sanki yeni törpülemiş gibi üfledi. Tırnaklarını üzerine sürtüp o hainlik işlenmiş gözlerini Melody'e çevirdi. Gülümsedi. Kendini beğenmiş edasıyla arkasını döndü. Uzun boylu olduğu için kafası neredeyse tavana deyecekti. Melody sinirle " Uma bebida longa de egua! " diye bağırdı.

" Portekizli misin? Eugénia'nın arkasından fasulye sırığı diye bağırman hoşuma gitti. Çünkü ben de bunu sık sık yaparım. "

Arkasında beliren; kısa boylu, tatlı mı tatlı, gözlerinden mutluluk akan, uzun sırma saçlı, kahverengi gözleriyle kendisini süzen kıza baktı. Tatlı bir kıza benziyordu. Birden iyi anlaşacağını, bu evde bir O'nun kendisine güveneceğini, değer vereceğini hissetti.

" Hayır değilim. Eguénia'dan da nefret ediyorum. Ben Melody. Peki sen?"

" Isabel, Isabel Amou." diyerek kendisine uzanan güzel eli yakaladı.

" Portekizlisin... Buna sevindim. "

" Neden anladığını sorsam... "

" Soyadın derim. Amou... Sevgilim demek değil mi?"

" Evet. Portekizce bilmene ben de sevindim. Nerden öğrendin? "

" Annemden... Portekizliydi. İyi birisiydi. Ama..."

" Üzmek istemem seni. Hikâyeni biliyorum." diyerek Melody'e baktı. Sonra kapıdan kafasını içeri soktu.

" Ooo… Çok işimiz var. Burası yıllardır temizlenmiyor. Eugénia en son beş yıl önce temizlettirmişti. " diyerek burnunu tuttu.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Uzun uğraşlardan sonra, odayı temizlemeyi başarmışlardı. Temizliğe sabah başlamışlardı. Fakat bittiğinde neredeyse gece yarısına geliyordu. Yorgun ve uykusuzdular. Melody, Isabel’le minnettardı. O olmasaydı bu odayı bir haftada bile temizleyemezdi.

Isabel. Yatağımı ben düzenlerim. Sen yoruldun artık. Hadi odana git.
İş yorulmaya kalırsa Mell. Bu arada Mell diyebilirim değil mi? “ Melody’den onayı aldıktan sonra devam etti. “ Ne diyordum? Hım… Tamam… İş yorgunluğa kaldıysa, sen de yorgunsun. Senin de dinlenmen lazım. “ diyerek yatağa doğru yöneldi. Melody’nin ağır yorganlar altında ezilmesine gönlü razı değildi. Zar zor bu işi de hallettiklerinde ikisi de aynı anda kendilerini yatağa fırlattılar. Yorgunluktan gözlerini açamıyorlardı. Uyuyup kalmıştı Isabel, Mell’in yanında. Uyandığında saat sabahın beşiydi. Zar zor merdivenleri inip odasına gitmişti. Melody’nin bundan hiç ama hiç haberi olmamıştı…

YORUCU BİR AKŞAMDAN SONRA İŞKENCELİ GEÇEN BİR SABAH

" Kalk. Telefon var. Sizin o uşak arıyor neydi adı? "
" Miles... " diyerek gözlerini ovuşturdu. Bu şekilde kalkmayı hiç planlamamıştı. Akşamki yorgunluğun eziyeti ile kalktı. Saçlarını rasgele topladıktan sonra hızla odadan çıkıp, merdivenlere doğru koştu. Kaç basamak indiğini sayamadı. O kadar fazla yüksek de olduğunu da inerken fark etti.

" Miles... Noldu sabah sabah? " diyerek gözlerini ovuşturan Melody, uyku sersemliğini merdivenleri inerken bitirdiği için memnundu.
" Sabah sabah mı? Melody, saatten haberin var mı senin? Saat iki kızım. "
" İki mi? Her neyse... Noldu Miles? önemli birşey mi oldu? " sesini iyice kısıp, hemen yanı başında kitap okuma numarası yapan halasının duymaması için telefonu ağızına iyice dayadı " Evi almak isteyen mi var? "
" Ahh. Evet. Bunun için de aradım demeliyim. Onları uzun uzun gezdirdim. Evden çok hoşlandılar."
" Bu harika bir haber Miles. "
" Evet de... Sana bir şey daha söylemem lazım. Hani, baban ölmeden önce, kitaplarla ilgili bir yazı yazıyordu hatırladın mı? "
" Evet hatırladım. Yarım kalmıştı. Çok üzgün olmalıdı heralde. İşini yarım bırakmaktan pek hoşlanmazdı. "
"İşte sorun da o. Baban buraya geldi Melody... "
" Mi... Miles... Ne diyorsun sen. Bi...Bir dakika... Şaka yapmıyorsun değil mi? "
" Hayır Mell. Dün, babanın odasını düzenlemek için girdim. Masanın etrafında bir ışık haznesi vardı. Bunun bilgisayardan geldiğini fark edince oraya gittim. Baban bir şeyler yazmıştı. Önce ben de bunun bir serap olduğunu düşünmüştüm. Sonra telefon çaldı. Ona bakmaya gittim. Geri döndüğümde yazıya bir kaç şey daha eklenmişti. İki gün sonra yeni insanlar taşınacaklar. Acelesi bu Mell. Onlar gelmeden işini halletmek istiyor. Bir an önce..."

" Miles... Sen yine içmedin değil mi? "
" Hayır Mell. Yemin ederim içmedim. Keşke içseydim de bunları hayal sansaydım. . "
" Pe...Pekii... Görüşürüz Miles. " Şok içinde telefonu kapattı. Hayalet görmüş gibi korkudan bembeyaz yüzüyle tavan arasına doğru çıktı. Miles'i görmesi gerekiyordu. Ama halasının da buna izin vermeyeceğini biliyordu. Sormaya bile cesaret edemeden, pencereden dışarı baktı. Atlaması olanaksızdı. Bir şekilde çıkmayı planlıyordu...

Gece, zar zor da olsa kapıya yaklaşmak bile acayip bir duyguydu. Halasından kaçması olanaksız diye düşünüyordu. Ama sanki bir güç ona yardım ediyor gibiydi. Yoksa kapının önündeki bekçiden, bir sakarlık yapmadan geçmesi olanaksızdı. " Baba... Baba umarım Miles doğru söylemiyordur. " diyerek mırıldandı. Sanki babasının sesini duyar gibi oldu. " Galiba doğru. Oraya git Mell. Yardım edeceğim. " Mell bir anda sıçradı. Arkasına baktı. Kimse yoktu. Eve nasıl gideceğini düşünürken birden karşısında evini buldu. Korkudan nedeyse bayılacaktı. Nasıl olur derken kaşısında Miles'i buldu.
" Çabuk geldin. "
" Galiba haklısın. O burda... " diyerek içeri göz attı. Korkuyla babasının çalışma odasına girdi. Masanın etrafında Miles'in dediği gibi ışık haznesi vardı. Bilgisayardan etrafa garip bir ışık saçılıyordu. Bilgisayara yaklaştı. Babasının sandalyesine oturdu. Korkuyla yazıları tam okurken, klavyeden sesler geldi. Bilgisayarın ekranında yeni yazılar çıkıyordu.

" Melody. Seni özledim kızım. "

Büyük bir çığlık atan Melody, sandalyeden ani bir kalkışla odasına doğru koştu. Kendisini yatağa attı. Gözlerini kapayıp uzun uzun bunun bir hayal olduğuna kendini inandırdıktan sonra tavana tavana gözlerini dikti. Bu sayede eve döndüğü için mutluydu.

" Neden kaçtın Melody? " babasının tavandaki görüntüsüne korkarak baktı. Miles'i bulmaya indi. Miles, salondaki büyük masanın kenarında arkasını dönük bir şekilde duruyordu.
"Miles! "
Arkasını döndüğünde, Miles'in bedeninde babasının başını görünce dengesini kaybetti. Yere yığıldı ve durmakta olduğu merdivenlerden tekr teker yere düştü...

" Aaaaahhhhhhh... Olamaazz! " diyerek yatakta zıpladı. Kan ter içinde kalmıştı. Yatağı terden ve göz yaşından sırılsıklam olmuştu.

" Melody, iyi misin? " karşısında babasını görünce çığlık attı. Kaçmaya çalıştı ama babası onu yakalayıp uzun uzun sarıldı.
"Kötü bir rüya gördün heralde. Korkuttun beni kızım. Sen öldün baba gibi şeyler sayıkladığını duydum. Kızım ben buradayım gitmedim bir yere. "
"Yanii... Rüya mıydı. Pardon Kabus demeliydim. Çok kötüydü baba çok korktum. "
" Geçti kızım geçti. Bak o sevmediğin dadını kovduk. Sana yeni birini getirdim. " İçeri giren kızı daha önce görmüştü. Nerde gördüğünü düşünürken aklına kabusu geldi.
"Isabel Amou. Portekiz... "
" Aaa.. Nerden biliyorsunuz acaba? Karşılaştık mı? "
" Evet.. Kabusumda... " diyerek bilmiş bir tavırla odasından çıktı. Mutfağa su içmeye gitti. Bütün bunların bir rüya olması onu rahatlatmıştı. Suyunu içerken kabusu tekrar aklına geldi ve sakarlıkla suyu döktü...
" Melody, çok sakarsın." diye babasının ve Miles'in sesi mutfakta yankılandı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 6:55 am

Höööö Crying or Very sad neden kimse yorum yapmadı yaa?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
José Javier del Valdez

José Javier del Valdez


Mesaj Sayısı : 150
Savaş Tarafı : Death Eaters
Kayıt tarihi : 03/05/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 7:09 am

Ezgicik Very Happy Very Happy rp'nharika her satrı muhteşem Very Happy Very Happy ( ben ArsLan ~~ Örs =) )
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 7:14 am

Örslan'ım sağol teşekkür ederim ama itiraf et hepsini okuyamadın What a Face Bayağı bi uzun yazmışım yaa Very Happy Kendimi frenliyemedim What a Face
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
José Javier del Valdez

José Javier del Valdez


Mesaj Sayısı : 150
Savaş Tarafı : Death Eaters
Kayıt tarihi : 03/05/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 7:15 am

Itiraf ediyorum sadece iLk cümLeLerini okudum Very Happy zuhahhaha
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 7:28 am

Biliyodum What a Face Diğerlerini de okumanı öneririm What a Face Gerçekten en değer verdiğim ve severek yazdığım biraz da V.C Andrews yorumlamaları eklediğim bir RPG 'm Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
José Javier del Valdez

José Javier del Valdez


Mesaj Sayısı : 150
Savaş Tarafı : Death Eaters
Kayıt tarihi : 03/05/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePerş. Mayıs 08, 2008 7:47 am

Very Happy:D
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nickholas Ryan Scofield
Sihir Bakanı
Nickholas Ryan Scofield


Mesaj Sayısı : 492
Yaş : 31
Savaş Tarafı : Tarafsız
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Angelina Daphne Spencer
Asa : Ölümün Karanlığı ~
Özel Yetenek : Çataldil
Kayıt tarihi : 10/05/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePaz Mayıs 11, 2008 9:51 am

İlk Kısmın tamamını Okudum...


Yalnızca birtane anlatım bozukluğu çarptı gözüme... Bunun dışında gerçekten çok başarılı... Tek kelimeyle mükemmel bir rp...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://catlakkazan.all-up.com
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimePtsi Mayıs 12, 2008 10:12 am

Teşşekkür ederim...

Gerçekten profesyonel insanlardan ders aldım ( Dolga :ç )

Bu arada o anlatım bozukluğu neresinde tam olarak. Söylerseniz mutlu olurum çünkü bir defaki sefere o hataya düşmek istemem What a Face
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
Nickholas Ryan Scofield
Sihir Bakanı
Nickholas Ryan Scofield


Mesaj Sayısı : 492
Yaş : 31
Savaş Tarafı : Tarafsız
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Angelina Daphne Spencer
Asa : Ölümün Karanlığı ~
Özel Yetenek : Çataldil
Kayıt tarihi : 10/05/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimeSalı Mayıs 13, 2008 7:54 am

Bana hangi işkenceleri yapacağını, her yüzüme bakınca planladığını hissediyordum

"her yüzüme bakınca" yerine "yüzüme her baktığında" yada buna benzer bir ifade kullanman daha hoş olabilirdi...

Ama dediğim gibi gerçekten çok güzel bir rp olmuş...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://catlakkazan.all-up.com
Rochelle Emilie Black
Hogwarts Müdiresi



Mesaj Sayısı : 224
Savaş Tarafı : Ölüm Yiyen
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Yok...
Kayıt tarihi : 07/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimeSalı Mayıs 13, 2008 9:39 am

Arslan senin burada işin ne?!? Smile
Harika bir Rpg..! Bayılarak okudum Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MeLodY Y. Black

MeLodY Y. Black


Mesaj Sayısı : 194
Yaş : 30
Savaş Tarafı : Bilmem ki ne olsam :p
Mezun Olduğu Bina : Slytherin
Rp Partneri : Kendi kendimin sevgilisiyim =)
Kayıt tarihi : 01/03/08

Melody Yellow Black Empty
MesajKonu: Geri: Melody Yellow Black   Melody Yellow Black I_icon_minitimeÇarş. Mayıs 14, 2008 4:02 am

Teşşekkürler. Beyenmenize sevindim Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.diagonyolu.net/forum.... ( hayatımın sitesi )
 
Melody Yellow Black
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» MeLodY YelloW Black
» __**Christopher Black**__
» Christopher Black

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
CatlakKazan :: Rp Out :: Arşiv :: Düşünseli-
Buraya geçin: